İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından T24 haber sitesinde yer alan, “Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Alım, Suriye’de öldürüldü” başlıklı haber ve gazeteci Seyhan Avşar‘ın toplumsal medya paylaşımı üzerine “Terör örgütü propagandası yapmak” ve “Halkı aldatıcı bilgiyi alenen yaymak” hatalarından resen soruşturma başlatıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklama şöyle:
“20/12/2024 tarihinde T24 isimli haber sitesinde “Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Alım, Suriye’de öldürüldü” başlıklı haber ve Seyhan Avşar isim şahıs tarafından 21/12/2024 tarihinde Twitter toplumsal medya hesabı üzerinden yapılan paylaşımlarda PKK terör örgütü mensubiyetleri nedeniyle haklarında kayıt bulunan örgüt mensupları (ayrıntısı aşağıda verilmiştir) Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’i övücü nitelikteki kelamlar ile ayrıyeten kelamda gazetecilik faaliyetleri ve gazeteci kimlikleri nedeniyle öldürüldükleri formda aldatıcı bilginin yayılması biçimindeki tespitler nedeniyle Cumhuriyet Başsavcılığımızca Terör Örgütü Propagandası Yapmak ve Halkı Aldatıcı Bilgiyi Alenen Yaymak kabahatlerinden resen soruşturma başlatılmıştır.
Gelişmelerden bilgi verilecektir. “
AVŞAR: “KİME VE NEYE NAZARAN TERÖRİST”
Seyhan Avşar’ın toplumsal medya paylaşımı şöyle:
“Dünden beri kendime gelemiyorum. Yazıp yazıp susuyorum. Acının en tabanında yazmak mı yanlışsız yoksa köşeye çekilip o anı yaşamak mı bilemiyorum. Lakin artık içime sığmıyor bu acı. Dün iki gazeteci meslektaşımız üzerlerine atılan bomba nedeniyle ömrünü yitirdi..
Bir insanın haklarını savunmak için bizlerle tıpkı görüşü paylaşmasına, bizlerle tıpkı gazetecilik üslubunu benimsemesine gerek var mı?
Neye ve kime nazaran “teröristiz” bizler? Ne kadar çabuk benimsiyoruz birilerinin o ötekileştiren telaffuzlarını. Bugün Sinan Ateş’in hakkına tıpkı dünya görüşünü savunduğumuz için mi sahip çıkıyoruz?
Ya da dünya görüşünü asla benimsemediğimiz bir gazeteci öldürüldüğünde ne yapacağız? Susacak mıyız? Adalet arayışımız, hakikat inancımız insanların durduğu yere, geldikleri mevkilere nazaran mi değişecek?
Yazık bize çok yazık… Dün bu topraklarda doğup büyüyen iki gazeteci SİHA’larla katledildi. Onlar katledilirken sustuk, sustukça küçüldük…”
Ayrıntılar geliyor
