Ramazan ayında iftar sofralarının vazgeçilmezi olan hurma, besin bedelleri açısından sağlıklı bir seçenek olsa da, hijyenik olmayan şartlarda koruma edildiğinde ziyanlı olabiliyor. Yüksek lif içeriği, antioksidan özelliği ve içerdiği potasyum, kalsiyum, magnezyum üzere minerallerle sıhhat için yararlı olan hurma, uygun ortamda koruma edilmediğinde önemli sıhhat sıkıntılarına yol açabiliyor.
Gıda Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Ali Manavoğlu, pazarda, yol kenarında tezgahlarda çoğunlukla açıkta satışa sunulan, uygun ortamda koruma edilmeyen, küflenen, nemli ortamda uzun mühlet bekleyen hurmada zehirli toksin oluşabileceğini vurguladı. Aflatoksinin beşerler üzerine kanserojen tesire sahip olduğunu belirten Manavoğlu, “Açıkta, nemli ortamda satılan hurmada küf ve aflatoksin ismi verilen bulaşanlar oluşabilir. Aflatoksin gözle ya da tadarak bilinemez. Laboratuvar ortamında belirlenebilir. Kansere sebep olan toksindir. Bilhassa çocuklarda, gebe, bağışıklığı düşük bireylerde bu toksinler bedene fazla alınırsa vefata neden olabilir. Yüksek ateş, kusma, ishal üzere zehirlenme belirtileri görülebilir” dedi.
Açıkta satılan hurmada hijyen istikametinden de sıhhat riski bulunduğuna değinen Manavoğlu, şunları söyledi:
“Hurmayı ambalajlı almaya dikkat etmemiz gerekiyor. Kapalı, muteber biçimde soframıza gelmesi lazım. Hurma genelde açıkta, yol kenarında, toplu halde çuval içinde ya da tezgahlarda karşımıza çıkıyor. Bilhassa yol kenarında satılan hurmaya dikkat etmeliyiz. Egzozdan çıkan ağır metal, toz, farklı bulaşandan etkileniyor. Egzozdan kaynaklı ağır metal bulaşısı, hastalıklara yol açabilir. Ambalajlı ve Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan üretim müsaadesi almış işletmelerce sunulan hurmayı satın almalıyız. Tozlanmış, dışarıdan fizikî kirlilik bulaşmış hurmalar tercih edilmemeli.”
