İzmir Valiliği’nin, 21 Mart 2025 ile 25 Mart 2025 tarihleri ortasında İzmir vilayet genelinde her türlü toplantı, şov yürüyüşü ve basın açıklamalarını yasaklayan kararı, EGEÇEP Derneği ve avukatlar İpek Sarıca ile Arif Ali Cangı tarafından hukuka karşıt bulunarak İzmir 6. Yönetim Mahkemesi’ne taşındı. Davacı taraf, bu yasaklamanın, Anayasa’da garanti altına alınan temel hakları ihlal ettiğini savunuyor.
Dava dilekçesinde, 34. hususa atıfta bulunularak, “Herkes evvelden müsaade almadan, silahsız ve akinsız toplantı ve şov yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir” sözüyle teminat altına alınan hakların, İzmir Valiliği tarafından çıkarılan yasaklama kararı ile ihlal edildiği belirtiliyor. Dava dilekçesinde, bu tıp bir yasaklamanın, “özünde hukuka aykırı” olduğuna dikkat çekildi. Davacılar, toplantı ve şov yürüyüşü düzenleme hakkının, demokratik bir toplum nizamının temel taşlarından biri olduğunu ve bu hakkın kısıtlanmasının önemli ziyanlara yol açabileceğini vurguladı.
“Hukuki Güvenlik ve Telafisi İmkansız Zarar”
Dava dilekçesinde, bu yasaklama kararının, uygulanması halinde telafisi güç yahut imkansız ziyanlar doğuracağı tabir edilerek, yürütmenin durdurulması talep edildi. Bilhassa, “İdari sürecin uygulanması ile doğacak ziyanların giderilmesi çok sıkıntı olacaktır” denildi ve bu yüzden “yürütmenin durdurulması” kararı verilmesi gerektiği belirtildi.
Valilik kararının 5 gün müddetini kapsadığına ve 2577 sayılı Kanun’un 27/2. unsurunda, tesiri tükenecek bir süreç olarak tanımlandığına vurgu yapıldı. Bu nedenle davacılar, savunma alındıktan sonra tekrar karar verilmek üzere, kararın derhal yürütmesinin durdurulmasını talep etti.
Dava dilekçesinde, İzmir Valiliği’nin yasaklama kararının, demokratik toplum nizamına ziyan vereceği ve uygulanmasının “onarılması çok zor” tesirler yaratacağı tabir edildi. EGEÇEP Derneği ve avukatlar, bu kararın halkın tabir özgürlüğüne yönelik önemli bir tehdit oluşturduğunu belirterek, İzmir Valiliği’nin uygulamasının iptalini talep etti.
