CHP, bugün İstanbul Planlama Ajansı’nda belediye liderlerinin iştirakiyle Lokal İdareler ve Eğitim Çalıştayı düzenledi. Çalıştayın açılış konuşmalarını CHP Genel Lider Yardımcıları Gökan Zeybek ve Suat Özçağdaş, CHP İstanbul Vilayet Lideri Özgür Çelik ile Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu yaptı.
“ULAŞABİLECEĞİMİZ OY YÜZDE 47”
Gökan Zeybek, ülke genelinde CHP’li belediyelere memnuniyet oranının yüzde 58’e ulaştığını söyledi. Zeybek, şöyle konuştu:
“Bugün bir seçim olması durumunda ulaşabileceğimiz oy yüzde 47. Bütün bunların altında yatan nedir diye baktığımızda başta büyükşehir belediyelerimizin toplumsal siyasetlerinin bu bahiste ivmeyi son derece yükselttiğini görüyoruz. Artık sizlerden en temel isteğimiz şudur. Lokal idarelerdeki yapılmış olan çalışmaların, partimizin belediye ve lokal idare oylarını üste çekerken bunun kalıcı bir biçimiyle siyasal seçime de genel seçime de yansıyacak bir hale dönüşmesi lazım. Yani bu siyasetlerimizin aktif bir biçimiyle yayılması, duyurulması ve bunun sahiplenilmesi gerekiyor. İktidar, türlü biçimlerle belediyelerimizin partimizi üste çekiyor olmasından, belediyenin anketlerdeki oylarının çok yükselmesinden ötürü bizim ölçtüğümüzden 10 kat fazla onlar ölçüyorlar ve neyin başarılı olduğunu gördüler. Bunların başında da eğitime yapmış olduğumuz yatırımlar var. Başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 150 kreş ismi altında başladı ve 105 tane kreş açıp geri kalanlarının da inşaatlarının devam ettiği bir devirde yaratılmış olan ivmenin nasıl sonuçlar doğurduğunu ya da diğer belediyelerimizde, Adana’da, Sarıyer’de, Mersin’de bütün belediyelerimizin ortaöğretim imtihanlarını, üniversite imtihanlarına hazırlanan öğrencilerle ilgili açmış olduğu kurs merkezlerinin, akademilerin nasıl seçmende karşılık bulduğunu hepimiz görüyoruz.
HİZMET İÇİ EĞİTİM MESAJI
2025 yılında yoğunlaşmanızı yürekten istiyorum. Bunlardan bir tanesi, gelir artırıcı tedbirler konusunda belediyedeki hizmet içi eğitimlerin sayısının son derece düşük olduğunu görüyoruz. Tekrar bu periyotta dün belediyelerimize yazı gönderdik. Teftiş heyetleri, müfettişler eliyle belediyelerimize onlarca müfettiş gelecek. Bu bahislerle ilgili ruhsat ünitenizi, imar ünitelerini -çoğunlukla da ihaleler dayanak hizmetleri üzerinden yapılmaya başladı- dayanak hizmetlerinde vazife yapan arkadaşlarımızın büyük bir çoğunluğunun mevzuata hakim olmadıklarını, kendilerine öğretilmiş olan bilgiler doğrultusunda süreçleri yönettiklerini görüyoruz. O nedenle 2025 yılının kesinlikle belediyelerimizde bir mevzuat öğrenme yılı, hizmet içi eğitimlerin yaygınlaştırıldığı ve bu bahislerle ilgili uzmanlıkların artırıldığı bir yıl olmasını istiyoruz. Günümüz Türkiye’sinde iktisadın en kıymetli ögesi vakit. Vakti gerçek yönetmek konusunda, sürdürülebilir ve verimli bir belediye yönetme konusunda teknolojiyi süratli biçimiyle kullanmak zorundasınız. Burada yüzlerce belediyeyi görüyorum ancak hâlâ dijital prosedürlerle proje onaylamaya geçmemiş çok sayıda belediyemiz var. Yani yapay zeka diyoruz, dijitalleşme diyoruz, vakit diyoruz, sürat diyoruz lakin gidiyoruz, belediyelerde imar ofislerinde masaların üzerinde haftalarca bekleyen belgeler, bunları bekleyen vatandaş…
“İKTİDARA GİDİYORUZ”
Vatandaşın memnuniyetini artırmak açısından teknolojiyi en üst düzeyde kullanma konusundaki bir uğraşın giderek bir eğitimle programa dönüşmesi gerekiyor. Bu bahislerle ilgili buna uygun davranamayan, teknolojik gelişmeye ayak uyduramayan takımların kesinlikle değişmesine muhtaçlık var. Kazandığımız her belediye bizim açımızdan değişimi, dönüşümü en üst düzeyde yapılabildiği imkanları sağlamaktadır.
Uzun süredir aynı siyasi parti tarafından yönetilen belediyelerdeki statükoyu anlayabiliyorum fakat birinci sefer kazandığımız belediyelerde devrimci bir tutum ortaya koyarak vatandaşı şad edecek olan teknolojik ilerlemeyi kesinlikle yaygınlaştırmamız gerekmektedir. Biz iktidara gidiyoruz. 32 haftadır bütün anketlerde birinci partiyiz. Her hafta 8 ile 10 bin ortasında yeni üye kayıt yapıyoruz. CHP’nin belediyelerdeki başarımızdan kaynaklanarak, parti genel siyasetlerindeki istikrardan kaynaklanarak üye sayımızda önemli bir artış vardır. Bu da bizim iktidara gideceğimizin açık bir işaretidir ancak Türkiye iktidarına gittiğimizde bize 20 bin civarındaki üst seviye yönetici, bürokrat ya da genel müdür, daire başkanı, strateji başkanı, bütçe lideri üzere takımlara muhtaçlık var. Biz bu takımları 1990’larda kamuda misyon yapmış olan en son SHP-DYP hükümeti periyodunda misyon yapmış olan bürokratlardan temin edemeyeceğimize nazaran, yeni sürdürülebilir idare anlayışımıza uygun genç ve nitelikli takımların belediyelerde istihdamını geliştirilmesi, onların desteklenmesi ve bir sonraki seçimde ülkeyi yönetecek olan partimizin, ülke yönetecek olan takımlarını yetiştirme noktasında sizlerin hepinizin üzerinize tarihi bir sorumluluk olduğunu düşünüyorum.”
