CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Türkiye-AB ilgilerine yönelik vizyonunu ve iktidarları halinde atacakları adımları ayrıntılandırdığı bir yazıda, AB üyeliği için kararlı bir duruş sergileyeceklerini belirtti. 4-6 Mart tarihlerinde Avrupa Parlamentosu’nda yaptığı konuşmaların akabinde, Belçika’nın başşehri Brüksel’deki temaslarını kıymetlendiren Özel, mevcut hükümetin AB ile bağlardaki başarısızlıklarını eleştirdi.
Özel, AK Parti iktidarının AB ile ilgiler konusunda başarısız bir süreç yürüttüğünü vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
”AK Parti iktidarının bu süreçte birçok açıdan çok sıkıntılı bir yol izlediğini belirtmem gerekir. Sayın Erdoğan, Trump yönetiminin başta AB olmak üzere müttefikleriyle sıkıntılı bir münasebet devrine girmesini ve Ukrayna Savaşı’nda süratli dönüş yapmasını, tıpkı göçmen sorununda olduğu üzere bir çeşit ‘stratejik fırsatçılığa’ çevirmek istemektedir. Sayın Erdoğan, iktidarının birinci yıllarından bildiğimiz bir taktiği uygulamakta, Avrupa Birliği’ni içeride iktidarda kalabilmek için kullanmaya, araçsallaştırmaya çalışmakta, sürecin hiçbir noktasında atılması zarurî demokratik adımlardan bahsetmemektedir. Hepimizin hatırlayacağı üzere, ‘AB’ye üye oluyoruz’ medya kampanyasıyla 2004-2005’te başlatılan süreç, içeride gerekli bürokratik dönüşümler gerçekleştirildikten ve AKP kendi iktidarını sağlama aldıktan sonra uyutulmuştur. İçi boş denilebilecek ‘AB’ye üye oluyoruz’ telaffuzuyla başlayan sürecin sonunda, AB ile münasebetlerimizin gelip dayandığı yer ise sığınmacı pazarlıkları olmuştur. AB ile münasebetlerimiz, demokrasi yerinden ve unsur temelli müzakerelerden büsbütün koparılmıştır. Erdoğan’ın tabiriyle, sığınmacılar için en az 40 milyar dolar harcanmıştır. AKP iktidarı, bu pazarlığın karşılığı olarak AB’den bir çeşit “eleştiri muafiyeti” elde etmiştir. Sonuçta, ekonomik, toplumsal, kültürel, demografik maliyetler ise vatandaşlarımızın sırtına yüklenmiştir. Avrupa Birliği ile Erdoğan iktidarı ortasındaki mutabakat Türkiye açısından bir kaybet-kaybet denklemi olmuştur.”
“DEMOKRASİ’NİN GÜÇLENDİRİLMESİ CHP VİZYONUDUR”
Özel, CHP’nin Türkiye-AB bağlarına olan bakış açısını şu biçimde aktardı:
”Türkiye’nin yıllar evvel kaybettiği öngörülebilir, emniyetli, saygın bir ülke olma özelliğini yine kazanıp, gerekli ıslahatları yaparak AB yolunda yürümesi, gerektiğinde AB’ye kendi pahalarını de hatırlatarak onu prensip yerine çekmesi ve Avrupa’da demokrasinin güçlendirilmesi CHP’nin AB sürecindeki ana vizyonunu oluşturmaktadır.”
KOPENHAG KRİTERLERİ VURGUSU
CHP’nin iktidar olması halinde Kopenhag kriterlerini hayata geçireceklerini belirten Özel, şu tabirleri kullandı:
”Cumhuriyet Halk Partisi’nin Türkiye’nin önüne koyduğu en kıymetli gayelerden biri AB’ye tam üyeliktir. Kararlı adımlarla yürüdüğümüz bu maksadımıza Avrupa’da, hükümette olanlar dahil olmak üzere kardeş partilerimizden tam takviye görüyoruz. İktidarımızda ışık süratiyle Kopenhag kriterlerini hayata geçireceğiz. Avrupa ile prensipsiz al-ver pazarlıkları içine girmeyecek, demokratik ve özgürlükler yerinde üzerimize düşeni yapacak ve Türkiye’yi Avrupa Birliği’nin ayrılmaz bir kesimi haline getireceğiz.”
