Avrupa’nın konut aletleri üreticisi BSH’nin dört ana idare bölgesinden biri olan Gelişen Pazarlar Bölgesi (REM), stratejik değeri ve operasyonlardaki başarısı ile öncü pozisyonunu koruyor. Nisan 2020’den bu yana Türkiye’den yönetilen bölge 2024 yılında da dikkat çeken çalışmalara imza attı. Bölgenin 2024 yılındaki performansını ve gelecek maksatlarını BSH Gelişen Pazarlar Bölgesi CEO’su ve BSH Ev Aletleri Yönetim Kurulu Lideri Gökhan Sığın ile BSH Gelişen Pazarlar Bölgesi CFO’su ve BSH Ev Aletleri Yönetim Kurulu Lider Vekili Sedef Ataman paylaştı.
BSH Ev Aletleri Yönetim Kurulu Lideri Gökhan Sığın, yaptığı değerlendirmede “Dünya çapında 38 fabrikası ve 60 bini aşkın çalışanı ile BSH’nin dokunduğu en büyük coğrafya olan Gelişen Pazarlar Bölgesi’nde güçlü bir yılı geride bırakıyoruz. 130 ülke ile çok geniş bir coğrafyada 4,6 milyarlık büyük bir nüfusu barındıran bölgemizde, 2024 yılında büyümeyi sürdürmenin memnunluğunu yaşıyoruz. 13 iştirak, 9 fabrika, güçlü küresel marka portföyü, yenilikçi eser ve hizmetlerimiz ile Gelişen Pazarlar Bölgesi, büyüme potansiyelini 2025 yılında da koruyor” dedi. Sığın, başta Türkiye olmak üzere bölgeye yatırımların devam edeceğine işaret etti.
Mısır’da yeni fabrika 2025 yılının birinci aylarında açılıyor
Dünyanın en büyük 600 kentinin dörtte birinin bulunduğu Gelişen Pazarlar Bölgesi, 2024 yılında büyük gelişmelere de mesken sahipliği yaptı. Mısır’da inşaatı devam eden yeni fabrikanın kapılarını 2025 yılının birinci aylarında açması bekleniyor. Yılda 80.000 fırın üretecek olan fabrika, Hidrojen Florür (HF) filtresi üzere sürdürülebilir üretim teknolojilerinde de birincilere imza atıyor. Gökhan Sığın, Suudi Arabistan, Güney Doğu Asya ve Güney Afrika’da da büyüme ivmesinin devam ettiğini, ayrıyeten Hindistan’da bulaşık yıkamada yeni bir zaman başlatıldığını belirtti. Elde yıkama kültürünün yaygın olduğu ülkede bulaşık makinesi kategorisinin geliştiğine işaret eden Sığın, “Yeni jenerasyon eserlerimizle, elde yıkamaya kıyasla su ve güçten tasarruf sağlarken birebir vakitte daha kısa müddette daha hijyenik bir yıkama tecrübesi sunuyoruz” dedi. Sığın bu gelişmelerle bölgenin daha da güçlendiğine değinirken “Gelişen Pazarlar Bölgesi’nde muvaffakiyetin taşıyıcı gücü ise gururla söz etmeliyiz ki Türkiye oldu. Kümenin en büyük üretim tesisi Türkiye’de bulunurken buradan 150 ülkeye ihracat yapıyoruz. 8.000’den fazla çalışanımız, yaklaşık 400 kişilik A-Ge grubumuz ve Türkiye’nin birinci sertifikalı Ar-Ge merkezi ile Gelişen Pazarlar Bölgesinin kalbi olarak konumlanıyoruz” dedi.
Türkiye’ye önümüzdeki 5 yılda 500 Milyon eurodan fazla yatırım
BSH Türkiye, 8.000’den fazla çalışanı ile Bosch, Siemens, Gaggenau ve Profilo markaları altında teknoloji ve sürdürülebilirlik şampiyonu eserlerini tüketicilerle buluşturuyor. Bünyesinde 5 fabrika, Ar-Ge merkezi ve lojistik alanları barındıran Çerkezköy yerleşkesi ise BSH’nin en büyük üretim tesislerinden biri. Yaklaşık 7 milyonluk üretim kapasitesinde sahip olan yerleşkeden tüm dünyada 150 ülkeye ihracat yapılıyor. Çerkezköy’ün bu özellikleri ile eşsiz bir pozisyonda olduğunu vurgulayan Sığın, “BSH Türkiye, üretimden satışa kadar pek çok alanda bölgeye öncülük ediyor. Bu başlıklardan biri de dijital dönüşüm. Çerkezköy’de açılan Future Lab inovasyon merkezi, küresel uçtan uca izlenebilirlik ve irtibat projelerine liderlik ediyor. Burada sunulan eğitim ve tecrübelerle Türkiye, BSH’nin dijital yolcuğuna rehberlik sunuyor” diye konuştu.
Sığın son olarak, başarılı ivmesi ve potansiyeli ile bölgede yatırımların devam edeceğini belirtti ve şöyle devam etti: “Hem Türkiye hem de Gelişen Pazarlar Bölgesi’ne yatırımlarımız devam edecek. Önümüzdeki 5 yılda Türkiye’ye yaklaşık 500 milyon Euro yatırım planlıyoruz.
2024 yılında çift haneli büyüme
Gelişen Pazarlar Bölgesi’nin finansal performansını kıymetlendiren BSH Gelişen Pazarlar Bölgesi CFO’su ve BSH Ev Aletleri Yönetim Kurulu Lider Vekili Sedef Ataman ise yılı tekrar çift haneli büyüme ile kapatmayı beklediklerini söyledi. Bölgenin her yıl yüzde 10 üzerinde büyüdüğünü hatırlatan Ataman, “2024 yılı global ve lokal pek çok zorluk yanında fırsatları da beraberinde getirdi. Büyüme stratejimiz doğrultusunda temkinli ve akılcı adımlar attık. Sonuç olarak da büyümemizi koruduk ve yılı yeniden yaklaşık yüzde 10’un üzerinde bir büyüme ile kapatmayı umuyoruz” dedi. “İşimizin kalbinde insan yatıyor. Hayat kalitesini artırmayı amaçlayan eser ve hizmetlerimizi tüm bölgede 10.000’i aşkın çalışanımızla tüketicilerimize ulaştırıyoruz” diye konuşan Ataman, bölgedeki beyaz eşya pazarının 2030 yılında 51 milyar Euro’ya ulaşmasının beklendiğini paylaştı.
2025 fırsatlar ve zorluklarla geliyor
2025 yılı için değerlendirmelerde bulunan Ataman, beyaz eşya dalının geleceğine yönelik beklenen kritik fırsatları ve zorlukları paylaştı. Fırsatlar ortasında artan tüketici talebinden bahseden Ataman, genişleyen orta sınıf ve kentleşme sürecinin, beyaz eşya talebini artırdığını söyledi. “Bununla bir arada daha küçük ve çağdaş hayat alanlarına uygun yenilikçi beyaz eşya eserlerine olan talep süratle yükseliyor. Güç tasarrufu sağlayan eserlere yönelik talep hem tüketiciler hem de hükümetler tarafından teşvik edilirken bölgesel güç standartları, üreticileri yüksek verimlilikte eserler geliştirmeye yönlendiriyor. Öte yandan IoT ve akıllı mesken teknolojileri, dijitalleşme yatırımları için fırsatlar sunuyor” diyen Ataman, buna karşılık ekonomik dengesizlikler ve yüksek enflasyon üzere zorluklar bulunduğuna işaret etti. Ataman şöyle devam etti:
“Küresel ve lokal ekonomilerdeki dengesizlikler, maliyet idaresi ve fiyatlandırma stratejileri üzerinde önemli baskılar oluşturuyor. Yüksek enflasyon, tüketici alım gücünü azaltarak talepte dalgalanmalara yol açabiliyor ve kârlılık maksatlarını etkileyebiliyor.”
Altyapı eksiklikleri, politik dalgalanmalar, iklim değişikliği üzere pek çok alandaki zorlukların maliyet idaresi ve ticaret şartlarına olumsuz yansıdığını tabir eden Ataman, “Ayrıca, süratle değişen teknoloji ve dijitalleşme ile birlikte nitelikli iş gücüne olan gereksinim giderek artarken, bu alandaki eksiklikler büyüme ve yenilikçi projeleri sınırlayabiliyor” diye konuştu.
Gelişen Pazarlar Bölgesi’nin sahip olduğu çeşitliliğin en büyük güç olduğunu vurgulayan Ataman kelamlarını şöyle sonlandırdı: “Gelişen Pazarlar Bölgesi dünyanın geri kalanı için birinci sayılabilecek pek çok fırsatı da zorluğu da çok sefer deneyimledi. Bu eşsiz tecrübenin yanı sıra gruplarımızın çeşitliliği de bölgemizi her türlü dalgalanmaya karşı dirençli kılıyor. Gelişen Pazarlar Bölgesi olarak istikrarlı büyümemizi önümüzdeki yıllarda da sürdüreceğiz.”
