Samsunspor Teknik Yöneticisi Thomas Reis, Türk futbolu, Samsun’daki ömrü, G.Saray maçı ve Jose Mourinho’nun sözleri hakkında açıklamalarda bulundu.
“Şu an Samsunspor’la bir kontratım var ve buranın hocasıyım”
Sabah Gazetesi’ne konuşan Alman çalıştırıcının açıklamaları şöyle:
Rakamlar sizi Muhteşem Lig’in en başarılı yabancı teknik yöneticisi olarak gösteriyor. Türkiye’de tüm kulüplerin radarına girdiniz. İlerleyen yıllarda 3 büyük ekipten teklif gelirse ne yaparsınız?
“Şu an Samsunspor’la bir kontratım var ve buranın hocasıyım. Hangi kulüpte çalışıyorsam işimi düzgün halde yapmaya çalışıyorum. Daha evvel Bochum ve Schalke’de de birebirini yapmaya, âlâ sonuçlar almaya çalıştım. Gelecekte ne olur bilemem lakin şu anda Samsunspor’un hocası olarak çok hoş bir dönem geçirmek istiyorum.”
“Takım ruhu yakalamış olmamız başarımızın ana faktörü”
Transfer yasağının olması grup birlikteliği açısından bir avantaj mı oldu?
“Şimdilik evet diyebilirim. Sonuçta geçen sene birlikte oynayan oyunculardan bahsediyoruz. Birbirlerini tanıyorlar. Bu sıkıntı olmadı açıkçası. Birçok insan için sıkıntı olabilir lakin benim için bu özel bir vazifeydi. Çılgın bir üretim var, özel misyonları seven birisiyim. Oyuncuların geçen dönemden birbirlerini tanıyıp kaynaşıyor olmaları ve bu sene de hoş bir grup ruhu yakalamış olmamız başarımızın ana faktörü diyebilirim. Bu performansı dönem sonuna kadar devam ettirip hoş bir yerde ligi tamamlama fırsatımız olabilir.”
“Gördüğüm 3 sarı kartın 2 adedinin sebebini bile bilmiyorum”
Kenarda çok sarı kart görüyorsunuz. Sizce itirazların dozu mu yüksek, yoksa sizi anlayan mı yok?
“Gördüğüm 3 sarı kartın 2 adedinin sebebini bile bilmiyorum. Fenerbahçe maçında evet hak ettim. Zira bana ayrılan alanı terk etmiştim. Antalya maçında 10 kişi VAR’ı izliyordu. Ben de onlardan biriydim. Olağan penaltı verilmeyince olağan elimle bir hareket yaptığım esnada hakemle alakası olmadığı halde gelip bana sarı kart gösterdi. Adana Demirspor maçında anın adrenaliniyle oyuncularıma taktiksel açıdan bir şeyler anlatabiliyorum fakat hakem bunu kendisine karşı mı algıladı, bilmiyorum. 4. hakeme de sorma fırsatım oldu. “Bana neden sarı kart gösterildi?” diye. Fakat ‘Ben de bilmiyorum’ dedi. Sonuçta 3 tane sarı kartım var. Daha fazla dikkatli olmam gerekiyor sanırım. Oyuncularıma taktik verirken bile… El-kol hareketlerine dikkat etmem gerekiyor anladığım kadarıyla. Benim 4. hakemler[1]den tek dileğim biraz daha açıklayıcı olmaları. Almanya’da yaklaşık 130 maça çıktım, gördüğüm kart 2 ya da 3’tür. Lakin burada 11 maç sonrası 3 kart gördüm. Bunun lisan sorunundan kaynaklandığı fikrindeyim.”
“Çok güzel ve güçlü bir rakibe karşı oynayacağız”
“G.Saray, bana nazaran ligin en âlâ takımı” yorumunda bulunmuştunuz. Bunu maç öncesi taktik gereği mi yaptınız?
“Bu bir taktik değildi. Ligdeki puan sıralamasına baktığımızda Galatasaray’ın en üstte olduğunu görüyoruz. Ben öbür ekiplerin açıkçası ne düşündüğüne bakmıyorum. Sonuçta biz her maçta olduğu üzere bu maçta da puanlar almak istiyoruz. İnsanların niyetini elbette ki değiştiremem. Ligdeki sıralamaya bakarlarsa onu zati görürler. Galatasaray birinci, biz de ikinciyiz. Çok güzel ve şiddetli bir rakibe karşı oynayacağız. Ligde çok uygun olan başka rakiplerimiz de var. Biz katiyen bu maça hoş bir sonuç almaya gidiyoruz. Galatasaray ile oynayacağımız müsabaka katiyetle çok enteresan olacak. Zira biz gollerimizin birçoklarını ikinci yarıda buluyoruz. Rakibimiz ise birinci yarıda…
“mourinho’nun düşünces kendisini bağlar”
Mourinho’nun Süper Lig ile ilgili “Böyle bir ligi yurt dışında kim izlemek ister!” sözleri çok tartışıldı. Yabancı bir teknik yönetici olarak buna katılıyor musunuz?
“Tabii ki herkesin kendi fikri var. Onun niyeti kendisini bağlar. Sonuçta çok deneyimli bir teknik yönetici. Benim için değerli olan burada nasıl hissettiğim… Samsunspor’un başında olduğum için de çok memnunum.”
“Türkiye’de Bundesliga’da oynayacak kadrolar var”
Size nazaran Harika Lig’in düzeyi tartışılacak kadar makus mü?
“Süper Lig’in başka liglerle kalite manasında karşılaştırılması güç. Türkiye’de mutlaka Bundesliga’da (Almanya 1. Ligi) oynayabilecek kadar âlâ gruplar var. Kendi ekibim orada oynayabilir mi? O hususta net bir şey diyemem. Şu anda Şampiyonlar Ligi’nde bir Türk ekibinin olmaması ne yazık ki Türk futbolu ismine makûs bir şey. Umarım gelecekte Şampiyonlar Ligi’nde daha fazla Türk kulübü görme fırsatımız olur.”
