Binicilik eğitmeni Semanur Arslan, 20 Ekim akşamı Çankaya ilçesi, Konutkent Mahallesi’nde arkadaşları Ferhat D. (43) ile Ezgi Ö.’nün (31) bulunduğu gökdelendeki konuta gitti. Semanur, argümana nazaran, bir müddet sonra 43’üncü kattaki dairenin penceresinden tabana düşerek hayatını kaybetti.
Olayla ilgili gözaltına alınan konut sahibi Ferhat D. ile Ezgi Ö., tabirlerinin akabinde hür bırakıldı. Ferhat D. sözünde, Semanur Arslan’ı tanımadığını, olay sırasında diğer odada olduklarını ve dışarı çıktıklarında onu göremediklerini ileri sürdü. Ezgi Ö. ise Arslan’ın, erkek arkadaşı ile sorunları olduğunu ve daima ağladığını argüman etti.
“ARKADAŞINA TEHDİT EDİLDİĞİNİ SÖYLÜYOR”
Semanur Arslan’ın vefatıyla ilgili soruşturmada cep telefonu incelemeye alındı. Semanur Arslan’ın, cep telefonu incelemesine ait raporun yanı sıra otopsi raporu ve toksikoloji raporunda da vefatıyla ilgili kanıtlar elde edilmesi bekleniyor. Ailenin avukatı Can Lafçı, Semanur’un olay günü gökdelene kendisinin gittiğini söyleyerek şunları belirtti:
* “Bize nazaran bu olay kolay bir kaza ya da intihar değil. Mutlaka cinayet olduğunu düşünüyoruz. Natürel şu anda elimizde somut bir kanıt yok; ancak etrafıyla, kardeşiyle ve arkadaşlarıyla olan görüşmelerde karakterine dönük birtakım araştırmalar yaptık. Mutlaka intihar edecek bir insan değil. Vefat anından bir mühlet evvel taksi araması yaptığı tarafında bir bilgi var. Semanur’un telefonu şimdi çözülebilmiş değil. Emniyet tarafından telefonu çözüldüğünde muhtemelen bu telefon görüşmeleri de ortaya çıkacak. Şayet bu türlü bir durum tespit edilirse, intihar edecek bir kişinin taksi çağırmayacağı malumunuz.
* En kıymetlisi de vefatından bir müddet evvel kardeşine takip edildiğini, korktuğunu ve tehdit edildiğini söyleyerek birtakım insanların ismini veriyor. Şu anda soruşturma zımnî olduğu için o insanların ismini açıklayamıyoruz; lakin savcılık tarafından takip ediliyor. Birebir biçimde çok yakın bir arkadaşına da tehdit edildiğini söylüyor. Hatta dışarıda dolaşırken kapüşonunu takıyor tanınmamak için. Bu formda takip edilme korkusu olan bir bayanın intihar etmiş olması çok düşük mümkünlük. Muhtemelen yaşadığı bu tehditten, takipten kaynaklı bir cinayet durumu kelam konusu. Bunu ortaya çıkarmak için hem biz hem de emniyet güçleri elinden geleni yapıyor.”
“NEŞELİ, HAYAT DOLU BİRİSİ”
Semanur’un etrafıyla ve binicilik eğitimi verdiği öğrencileriyle görüşme yaptığını anlatan avukat Lafçı, sözlerine şöyle devam etti:
* “Mesleki deneyimlerimden yola çıkarak Semanur’un cinayete kurban gittiği sonucuna varıyorum; zira intihar edecek bir insanın psikolojisine sahip birisi değil. Pek sevinçli, hayat dolu, atları çok seven, hayvanları çok seven ve mesleğinde de eğitim verdiği öğrencilerle ortası çok yeterli olan, başka arkadaşları ile ortası çok yeterli olan sevinçli bir insan profili var. Hatta kısa müddet evvel de arkadaşlarıyla görüşmelerinde çok sevinçli bir insan olduğu istikametinde dönüşler aldık. İntihar edecek, hayatından bıkmış beşerler genelde bu türlü planlar yapmazlar. Daha farklı bir profil çıkar karşımıza. Burada Semanur’un bu türlü bir durumu yok. Mutlaka yaşamaya devam edecek ve geleceğe dair planları olan bir insan imgesinde. Bu türlü bir insanın intihar etmesi beklenmez.”
Lafçı, soruşturmanın sürdüğünü söyleyerek, “Soruşturma şu anda çok yeni. Mevcut kanıtlar toplanmış, sözler alınmış; ancak Semanur’un otopsi raporu ve toksikoloji raporu gelmiş değil. Telefonu da şimdi açılabilmiş değil. Bu telefon incelemeleri de yapıldığında daha net kanıtlar ortaya çıkacaktır. Umarım kanıtlara ulaşılır ve Semanur’un başına ne geldiğini daima birlikte görürüz” dedi.
