Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) gençlik örgütlenmesi olan Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı ortasında 31 Aralık 2024 tarihinde bir protokol imzalandı. Bu protokol çerçevesinde, yaygın eğitim kapsamında genel mesleksel ve teknik kurslar düzenlenmesi ve etkinlikler yapılması öngörülüyordu. Fakat, protokolün akabinde okullarda düzenlenen etkinlikler ve oluşturulan “ülkücü” panoları, büyük tartışmalara yol açtı.
“OKULLARI SİYASET ARACINA DÖNÜŞTÜRÜYORLAR”
TÖB-SEN Genel Eğitim Sekreteri Serkan Bebek, Ülkü Ocakları ile yapılan protokole en başta itibaren karşı çıktıklarını söyledi. Millî Eğitim Bakanlığı, Gençlik Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı ortasında 02.03.2023 tarihinde imzalanan iş birliği protokolünün (ÇEDES) tarikat ve cemaatleri okullara sokma projesiyse, Ülkü Ocakları ile yapılan bu protokolün de okulları siyasetin propaganda alanlarına dönüştürme eforunun bir örneği olduğuna; gayenin da çocukları Ülkü Ocakları ile bir ortaya getirerek eleman kazandırmak olduğuna dikkat çekti.
Bursa’nın Nilüfer ilçesinde öğrencilerin İdeal Ocakları’ndan aldıkları talimatla okullarda ülkücü pano oluşturulduğunu, Adana Dava Ocakları’nın okul ziyaret ederek öğrencilerle okul içinde görüşme yaptığını ve çektikleri fotoğrafı sayfalarında paylaştığına dikkat çeken Serkan Bebek, Gümüşhane’de ise okul tarafından düzenlenen meslek tanıtım programının Ülkü Ocakları tarafından düzenlenerek, propaganda yapıldığını vurguladı.
“PROTOKOL HUKUKA AYKIRI”
Yapılan protokolün hukuka alışılmamış olduğunu, açıkça hata işlendiğinin altını çizen Bebek, “Geçmiş devirde benzeri protokoller yargı tarafından iptal edilmiştir. Anayasa yeterince devletin vazifesi olan kamusal eğitimin devredilemeyeceği mahkeme kararıyla bildirilmiştir. Çorum İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Osmancık İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü kamusal eğitimi bir siyasi partinin arka bahçesi olan bir vakfa devredemez. Bugün muhalefete yakın bir dernek ya da vakıf tarafından yapılsaydı; duvarda İmamoğlu, Özgür Özel, Mustafa Kemal Atatürk’ün fotoğrafı olsaydı ve bu seminer basına yansısaydı şu an Çorum Vilayet Ulusal Eğitim Müdürü ve Osmancık İlçe Ulusal Eğitim Müdürü anında görevinden alınır, Çorum’un en uzak köylerine öğretmen olarak görevlendirilmişti. Derhal bu olayın sorumluları cezalandırılmalıdır” formunda konuştu.
ÖĞRENCİLER İDEAL OCAĞINA GÖTÜRÜLDÜ
Çorum Osmancık Vilayet Ulusal Eğitime seslenen TÖB-SEN Genel Eğitim Sekreteri Serkan Bebek, şunları söyledi:
“10 Ocak’ta Çorum Ülkü Ocakları tarafından Ulusal Eğitim’de protokol yapılmadan önce Ülkü Ocakları bünyesiyle Turgut Özal Konferans Salonu’nda verilirken birebir başlıklı seminer bir ay sonra Ülkü Ocakları ile protokol yapılarak, Ülkü Ocakları içinde seminer yapmaya uygun olmayan alanlarda yapılmasına yönelik karar alarak öğrencileri Dava Ocakları’na göndermek istemenizdeki maksat nedir? Isıtmanın dahi ısıtıcıyla yapıldığı bu bir gerçeklik varken seminerin verilebileceği MEB bağlı konferans salonunun yok muydu da bu semineri Ülkü Ocakları içinde yapılmasına müsaade verdiniz? Seminer verilen yerde Bahçeli ve Türkeş fotoğrafları ile siyasi kitapların olduğu görünüyor. Çocuklara yönelik bu propagandaya müsaade verdiğiniz için hesap verecek misiniz?”
