Bursa Kentler Ortası Otobüs Terminali’nde 27 Ekim 2024’te saat 04.30 sıralarında meydana gelen olayda argümana nazaran, İsmail S., birlikte kırtasiye dükkanı işlettiği eşi N.S.’nin toplumsal medya hesabına, İzmir’de yaşayan Hüseyin B. tarafından aşk iletileri gönderildiğini gördü.
‘SENİ VE EŞİNİ VURUP İNTİHAR EDECEĞİM’
Eşiyle boşanmaya karar veren İsmail S., olay günü eşinin toplumsal medya hesabını bir sefer daha incelediğinde, Bursa’ya geleceğini söyleyen Hüseyin B.’nin, silah fotoğrafı göndererek, tabancasında 13 merminin bulunduğunu belirtip, bu silahla kendisini ve eşini öldürdükten sonra intihar edeceğini yazdığını okudu.
Pompalı tüfeğini yanına alarak, terminale giden İsmail S., İzmir’den geleceği saati öğrendiği Hüseyin B.’yi beklemeye başladı. İsmail S., fotoğrafından tanıdığı Hüseyin B.’ye terminalin giriş kapısında evvel pompalı tüfekle ateş açtı akabinde da yerde yaralı haldeyken, silahın kabzasıyla tekraren vurup, darbetti.
Yaralı Hüseyin B., sıhhat vazifelilerinin müdahalesinin akabinde ambulansla Bursa Kent Hastanesi’ne kaldırıldı. Başında bekleyen İsmail S. ise polis tarafından gözaltına alındı.
‘KARIMA AŞKIM, HAYATIM YAZIYORDU’
Tutuklanan İsmail S. hakkında, Bursa 53’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde, ‘Kişinin hayatını tehlikeye sokan kemik kırığına sebebiyet veren silahla taammüden yaralama’ cürmünden 9 yıla kadar mahpus cezası istemiyle dava açıldı.
Davanın birinci duruşmasında, Hüseyin B.’nin, yaralıyken hastanede verdiği, “İsmail’in karısı beni Bursa’ya çağırdı. Ben de geldim. Sonra bir anda biri bana silahla ateş etmeye başladı. Gerisini hatırlamıyorum” biçimindeki sözünü okundu.
İsmail S. savunmasında, “Eşimle, kendimize ilişkin kırtasiye dükkanındaydık. Eşimin bilgisayarına bir anda Hüseyin B. isimli şahıstan bildiriler gelmeye başladı. Bu kişi eşime ‘Aşkım, hayatım’ yazıyordu. Eşime bu olaydan sonra boşanma davası açtım. Hüseyin B., gece saatlerinde iletiler atmaya devam etti. Eşimin telefonunu alıp bildirilere baktığımda, Bursa’ya geleceğini, silahının içinde 13 adet mermi olduğunu, bir mermiyi eşime, başkasını bana ve üçüncü kurşunu kendisine sıkacağını söylüyordu. Olayın olduğu gece terminale gidip Hüseyin B.’yi beklemeye başladım. Onu görünce seslendim. Bir anda gerisini dönüp, üzerime yanlışsız koşmaya başlayınca, kendisine ateş ettim” sözlerini kullandı.
‘BOŞANMA EVRAKIMI GÖSTERECEKTİM’
Mahkemede şahit olarak tabir veren N.S., Hüseyin B.’yi Bursa’ya kendisinin çağırdığını söyleyerek, “İş yerimizde oturuyorduk. Hüseyin B. bana iletiler atmaya başladı. Eşimle ayrılma kararı aldık. Hüseyin B.’ye boşanma evraklarımı göstermek ve bunları konuşmak için Bursa’ya çağırdım. Eşim de terminale gitmiş. Bunların yaşanacağını bilemedim” dedi.
‘AĞIR TAHRİK VAR’
İsmal S.’nin avukatı Hakan Gündoğdu ise savunmasında müvekkilinin hareketini ağır tahrik altında gerçekleştiğini belirterek, “Eğer isteseydi hareketini devam ettirebilirdi. Fakat etrafta onu engelleyen kimse olmamasına karşın, tüfeğinde iki adet fişek varken dahi, hareketini kendi isteğiyle sonlandırdı. Ayrıyeten gaye alınan bölgeler de düşünüldüğünde, kısa aralıktan rahatlıkla hayati bölgelere maksat alabilme imkanı varken, bu bölgeleri maksat almaması da hareketinin yaralama amaçlı olduğunu gösterir” dedi.
Duruşmayı erteleyen mahkeme hakimi, İsmail S.’nin, lehine haksız tahrik uygulanma ihtimali ve tutuklu kaldığı müddet göz önüne alınarak, tahliyesine karar verdi.
