Kara Harp Okulu resmi mezuniyet merasimi sonrasında, yürürlükten kaldırılan öğrenci andını okudukları, kılıç çatarak, ‘’Mustafa Kemal’in askerleriyiz’’ sloganı attıkları için ihraç edilen beş teğmenden Serhat Gündar, Yönetim Mahkemesinde dava açtı. Gündar’ın avukatları, Yüksek Disiplin Kurulu’nun, ‘’Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ayırma’’ kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması istemli dilekçeyi, Yönetim Mahkemesine sundu.
Her merasimde olur
Dilekçede, “teğmenlerin faaliyetinin her yıl benzerleri yapılan kutlama seremonisinden ibaret olduğu, resmi merasim sonrası yapıldığı, mevzuattan kaldırılan andın resmi merasim sonrasında okunmayacağına dair bir buyruk bulunmadığı” vurgulandı.
Dilekçede ayrıyeten, “Her mezuniyet merasiminden sonra teğmenler alanda toplanır, kılıç çatar, bazen marş söyler, aileleriyle kucaklaşır, sevinçlerini paylaşırlar. Bunun için müsaade istenmez ve bunu yapabilirsiniz diye müsaade verilmez. Bu klasiktir. Çünkü merasimden sonra kılıç çatma, on yıllardır devam edegelen bir gelenektir. Bu esnada alışılmıştır ki tekrar klasikleşmiş olarak özlü kelamlar söylenmekte, marşlar okunmaktadır” denildi.
Davalar açılıyor
Öte yandan 2023 mezuniyet merasiminde kılıç çatılırken “Atatürk’ün Gençleriyiz Marşı”nın okunduğuna ait imajlar de dilekçeye eklendi. Merasimden bir gün evvel whatsapp kümesine ileti atılmış olmasının, disipline alışılmamış hareketi planlama ögesi üzere gösterilmeye çalışıldığı belirtilen dilekçede, şu tespitler yapıldı: “Törenden sonra alanda toplanıp kılıç çatılacağı, çeşitli kelam ve marşlar söyleneceği hem Harbiyeliler hem de kumandanlar tarafından bilinen bir gelenektir.”
Meslekten ayırma cezası verilen öbür dört teğmenin de kararın iptali ve yürütmesinin durdurulması için yönetim mahkemesine başvurmaları bekleniyor.
Teğmenlerin aksiyonu TSK’nın prestijini zedelemedi
Toplumun büyük bir kısmına nazaran teğmenlerin bu hareketi Türk Silahlı Kuvvetleri’nin prestijini zedelemediği belirtilen dilekçede ayrıyeten şu sözler yer aldı: “Sonuç olarak, toplumun çok büyük kısmına nazaran, (kamuoyu yoklamalarına nazaran yüzde 90 civarında) teğmenlerin aksiyonu nedeniyle Devletin ve TSK’nın prestijinin zedelenmediği apaçık ortadadır. Dava konusu süreçle teğmenlerin Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ayırma cezasının açıklanması sonrasında kamuoyunda oluşan reaksiyonlar, Devletin ve TSK’nın prestijine ziyan veren olgunun, merasim sonrasında yaşananlar değil, bizatihi bunun bir cezalandırma sebebi sayılması olduğunun göstergesidir.”
