İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına, avukatlar Ömer Faruk Karagüzel ve Muhammed Kerim Karadağ tarafından sunulan cürüm duyurusu dilekçesinde, Beşşar Esed, Esma Esed, Yetenekli Esed ve Ali Memlük’ün yaşananlardan sorumlu olduğu anlatıldı.
Dilekçede, Esed rejiminin gerçekleştirdiği taarruzlarda başta bayan ve çocuklar olmak üzere 500 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği, milyonlarca insanın da zorla yerinden edilerek mülteci pozisyonuna düştüğü tabir edildi.
Suriye’de hastaneler, okullar ve sivil yerleşim alanlarının kasıtlı olarak bombalandığı aktarılan dilekçede, bu durumun insanlığa karşı cürümleri oluşturduğu ve Türk Ceza Kanunu’nun yetki alanı gereği Türkiye Cumhuriyeti yargısının bu cürümleri soruşturma yetkisi bulunduğu belirtildi.
Dilekçede, devrik Esed idaresi tarafından binlerce kişinin Sednaya Hapishanesi’nde azap gördüğü, istismara uğradığı ve hayatını kaybettiği vurgulandı.
Beşşar Esed, Uzman Esed ve başka şüphelilerin, uyuşturucu yahut uyarıcı husus imal ve ticaretini organize ettiği, Türkiye ve Suriye başta olmak üzere civardaki başka ülke halklarının sıhhatini tehlikeye atarak yasa dışı ekonomik faaliyetlere katıldığı görüşüne yer verilen dilekçede, şüphelilerin bu yaşanılanlarda sorumluluğu bulunduğu kaydedildi.
Dilekçede, şüphelilerin “insanlığa karşı suçlar”, “kasten öldürme”, “kasten yaralama”, “nüfusun sürgün edilmesi yahut zorla nakli”, “uluslararası hukukun temel kurallarını ihlal ederek hapsetme yahut fizikî özgürlükten diğer biçimlerde yoksun etme”, “işkence, eziyet yahut köleleştirme”, “kişiyi hürriyetinden mahrum kılma”, “nitelikli cinsel saldırı”, “uyuşturucu husus imal ve ihraç etme” başta olmak üzere tespit edilecek tüm cürümlerden cezalandırılmaları talep edildi.
