Esra ALUS
Kazdağları’nda, maden için 1 milyon ağaç kesme yarışında 43’üncü günde de katliam durmadı. İş insanı Mehmet Cengiz’in sahibi olduğu Cengiz Holding’in Kazdağları’nda açmak istediği Halilağa altın ve bakır madeni için başlattığı ağaç katliamını durdurmak için evvelki gün CHP Bayan Kolları ile Lapseki, Küçükkuyu Çanakkale Belediye Liderlerinin eşleri de dayanışmaya gitti.
Eyleme katılan yöre bayanlarının isyanı ise yürek yakıcıydı. İşte o ağıtların metni:
“Vicdanınıza sesleniyorum. Biz topraklarımızı vermek istemiyoruz. Vermeyeceğiz de. Günlerdir maden için köyümüzü talan ediyorlar. Biz bir ağaca kıyamazken ormanı talan ettiler. Bizi yok edecekler. Türkiye sesimizi duysun. Danıştay duymuyor bizi. Danıştay’ı bekleyin diyoruz beklemiyorlar. Ne olur Danıştay bize yardım et.”
VİCDAN AZABI DUYUN
“Tarım ve hayvancılık yaparak köyümüzde yaşamak istiyoruz. Bu kabahat mu? Bizim dedelerimiz topraklarımız için şehit oldu. Biz de bu toprakları torunlarımıza bırakmak istiyoruz. Bunu artık duysun kim duyacaksa.”
“Bunlar ağaçlarımızı kestikçe bizim içimiz kan ağlıyor. Başınızı yastığınıza rahat koyamazsınız. Bu kıyımı yapmayın. Bizim memleketimiz size bedelsiz gelebilir lakin bizim için çok bedelli. 1915’te bu topraklar kanla kazanıldı ve ‘Çanakkale geçilmez’ denildi. Vicdanlarıyla baş başa bırakıyorum hepsini.”
MADENİ İSTEMİYORUZ
“Biz bu ormanları vermek istemiyoruz. Lütfen ne olursunuz köyümüzü terk edin. Ormanlarınızı telef etmeyin. Biz bu madeni istemiyoruz.”
“İşin en acı veren tarafı burada çalışan halkın da paraya tutsak edilmesi. Evvel insanları fakirleştirip köleleştirdiler. Bunu AKP hükümeti şuurlu olarak bu duruma getirdi.”
‘Hava Cengiz’e, su Cengiz’e’
İzmir Bağımsız Milletvekili Salih Uzun, Meclis’te yaptığı konuşmada bütün ihaleleri Cengiz Holding’in kazandığını söyledi. “Ülkede ne varsa hepsi Cengiz’e veriliyor” diyen Uzun, şöyle konuştu: “Ne hikmetse bütün ihaleleri o meşhur beşliden biri kazanıyor; Cengiz Holding’i kastediyorum. Kaz Dağları’nda altın aranacak, Cengiz’e; Sinop’ta bakır çıkarılacak, Cengiz’e; yetmez, hava Cengiz’e, su Cengiz’e. Yerin altı Cengiz’e; yerin üstü Cengiz’e! Her şey bir bireye verilir mi ya? Bu hesap bir gün dönecek.”