Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Lideri Devlet Bahçeli, terör örgütü lideri Abdullah Öcalan için ‘umut hakkı’ istemesinin akabinde geçtiğimiz gün de DEM Parti ve Öcalan’ın görüşmesi gerektiğini söylemişti.
DEM Parti Eş Genel Lideri Tuncer Bakırhan, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin PKK önderi Abdullah Öcalan’a yönelik davetine cevap vermiş ve DEM Parti, Öcalan ile görüşme yapmak için Adalet Bakanlığı’na müracaatta bulunmuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da “Bahçeli’nin daveti cesurcaydı. Sayın Bahçeli ile sadece iç siyasete değil dış siyasete dair pek çok mevzuyu ele alıyoruz. Sayın Bahçeli ile uyum ve eş güdüm içinde hareket ediyoruz” tabirini kullanmıştı.
Siyaset arenasını hareketlendiren peş peşe adımlara SÖZCÜ TV Ana haber sunucusu Fatih Portakal’dan dikkat çeken bir yorum geldi.
‘Senaryo’nun Cumhur İttifakı tarafından çizildiğini söyleyen Portakal, şunları söyledi:
“*Burada natürel Erdoğan’ın fikri çok değerliydi. Dün dikkat ederseniz iki senaryo üzerinde durduk. Bir tanesi, “Acaba bunu MHP kendi başına mı yürütüyor?” dedik. Buna çok ufak bir ihtimal verdik. Temel kurduğumuz senaryo ise “Cumhur senaryosu” dedik buna ve yanına “Dem de eklemlenmiş” diye ekledik. Yani haberi var. Bizi de Tuncer Bey kandırmasın. Sayın Bahçeli konuşmadan, Tuncer Beyefendi ve grubu bir gün öncesinde evrağı hazırlamışlar esasen. Bir yerlerden haber uçmuş ki hazırlamışlar. O da diyor “ortak akıl” falan, bu türlü bizi inandırmaya çalışıyor.
‘PATLAYACAĞINI BİLİYORLAR’
*Bu senaryo sahiden Cumhur tarafından çizilmiş. Erdoğan, eski yöntem uygulamıyor. AK Parti devrede değil, Erdoğan devrede değil, yıpratılmaması için. Zira patlayacağını bunlar da biliyor. Bu türlü bir tahlil süreci olamaz. Bu türlü bir formül olamaz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde siz bu sorunu çözmeden, meclisi kullanmadan yapamazsınız. Toplumun hassas bölgelerini, toplumun hassas katmanlarını bu olayın içerisine katmadan, onların görüşlerini almadan yapamazsınız. “Al bunu iç” diyemezsiniz. İçinde kahve mi var, çay mı var, zehir mi var bilemezsiniz. İçiremezsiniz bunu insanlara.
‘BAHÇELİ KONUŞACAK BUNDAN SONRA’
*O yüzden bunu kime veriyorsunuz? Ne dediniz daha? Mecliste daha çözemiyorsunuz. Oraya gideceğim birazdan. Erken, tez etme. Daha yeni geldi. Daha bana alışmaya çalışıyor, tamam mı? O da olağan vakti güzel kullanmam için. Ve geldiğimiz noktada Erdoğan demiş ki… yahut kurulan sinemada işte Bahçeli konuşacak bundan sonra. Bahçeli, milliyetçi kesiti muhakkak ikna edecek. Gidebildiği kadar gidecek bu olay, muhakkak. Sineması izliyoruz. Senaryoyu çözdük. Oyun bu, senaryo bu.
‘FİLMİN SONU MAKUS BİTER’
*Peki sinema nasıl bitecek? Bu türlü sinema bitmez. Sinemanın sonu makus biter, onu da söyleyeyim. Erdoğan da bunun farkında. Zati “Çok da baht tanımıyorum,” diyor. Umutsuz hadise aslında.
*Şimdi size sormak istiyorum: Bu süreç sarfiyat mi, gitmez mi? Sonuç uygun biter mi, bitmez mi? Gerçekçi ve rasyonel olarak ne düşünüyorsunuz?
*Bakın, biz burada terör sıkıntısında en değerli mevzuyu konuşuyoruz. Birileri barış elçiliği oynuyor. Güvercin üzere davranıyor, milliyetçi kanatta. Fakat mecliste bu sorunu hâlâ çözememişiz. Arkadaş, daha mecliste bu sorunu nasıl çözeceksin?”
