İzmir’in Ödemiş ilçesinde çinicilik kursuna gidip girişimcilik öykülerini yazan 13 bayan, hem üretiyor hem de aile iktisadına katkı sağlıyor.
“Bu kadar büyük bir şey olabileceğini kestirim etmiyorduk”
Aysen Uşarer, 13 arkadaş olarak hiç kopmadıklarını söyleyerek, “Biz uzun yıllardır tanışıyoruz; yani bu 13 arkadaşın uzun bir geçmişi var. Sonra biz çini kursunda bir ortaya gelerek birlikte çok zevkli vakitler geçirdik, keyifli üretimler yaptık. Kapanınca ayrılmak istemedik ve birlikte bu yola devam ettik. Hayallerimiz çok büyüktü. Daha sonra ortak zevklerimizi bir ortaya getirerek içini dekore ettik. Bisküvi halinde alıyoruz; yani bisküvi dediğimiz eser ham halde geliyor. Daha sonra da üzerine desenlerimizi aktarıyoruz çini boyalarıyla, özel kendi renklendirmelerimizi yapıyoruz. Akabinde da fırınlamayla çiniye dönüşüyor. Birtakım arkadaşlarımız, çağdaş çiniden hoşlanıyor ve o çiniyi yaparken hem zevk alıyor hem de kendinden bir sürü şey katıyor. Bunlar daha sonra çiniye yansıdığında, fırından çıktığında, bizim sevincimiz, mutluluğumuz gözlerimize yansıyor” dedi.
“13 bayan bir ortaya geldik, heyecanla ve memnunlukla bu işi yapıyoruz”
Nesrin Katırcı da, şu sözlere yer verdi:
“Birgi, 32 turistik köyden biri. Buraya özelikle hafta sonları ağır ziyaret var. Hasebiyle burada açmayı bu yüzden tercih ettik. Ben konut hanımıydım ve hiçbir çalışma hayatım olmadı, hiçbir tecrübem olmadı; yalnızca çini kursuna gittim. Arkadaşlarımızla birlikte çok hoş işler başardık. Sonra da dedik ki ‘niye bunları üretmeyelim, niye biz de ismimizi duyurmayalım.’ Bütün bayanların meskende oturmak yerine bu türlü şeylerle, bu cins mesleklerle uğraşmasını tavsiye ediyorum. 13 bayan bir ortaya geldik, heyecanla ve memnunlukla bu işi yapıyoruz. İleride de ismimizi dünyaya duyurmak, marka olmak istiyoruz.” – İZMİR
