Narin Güran cinayeti davasında sanık olarak yargılanan anne Yüksel Güran, oğlunun hatasız olduğunu belirtti. Mahkemeye birinci sefer çıkan Güran, itirafçı Nevzat Bahtiyar’ı suçladı.
Narin Güran cinayeti davasında yargılanan anne Yüksel Güran, mahkeme sözünde kendisine yöneltilen tüm suçlamaları reddetti. İtirafçı sanık Nevzat Bahtiyar’ın cinayeti işleyen kişi olduğunu savunan Güran, oğlu Enes Güran’ın olayla ilgisi olmadığını belirtti. Ayrıyeten, hakkında ortaya atılan, kardeşi Salim Güran ile münasebet tezlerine da sert bir lisanla karşı çıkan anne Güran, “Namusuma leke sürdüler” diyerek savların temelsiz olduğunu tabir etti.
Narin Güran’ın öldürülmesiyle ilgili haklarında ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası istenen dört sanığın yargılandığı dava başladı. Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan birinci duruşmada Narin Güran’ın annesi, ağabeyi ve itirafçı sanık Nevzat Bahtiyar birinci sefer hakim karşısına çıktı.
Hakim: Kızının vefatından yargılanıyorsun ne diyeceksin?
Yüksel Güran: Sabah 5’te kalktım. Bahçeye gittim bamya topladım. Sonra konuta geldim. Osman’ı kaldırdım ve gönderdim. Arif, ‘Beni kaldır Batman’a gideceğim’ dedi. Çok memnundum, gurbetteki iki çocuğum gelmişti. Sofra kurdum. Son soframızı bize zehir ettiler. Çocuklara ‘Arif’i kaldırın’ dedim, kaldırdılar.
Muzaffer geldi kahvaltıya. Arif ile Muzaffer Batman’a gitmek için çıktılar. O sırada Narin konuttaydı. Ben Hediye’nin yanına gittim. Geldiğimde Eren ve Narin oyun oynuyordu. Narin, ‘Bana ne vakit gelinlik alacaksın’ diyordu. Allah belalarını versin, bırakmadılar.
Sonra ağabeyine ‘Neden bana oyuncak getirmedin’ diye söylendi. O sırada herkes çok memnundu. Amcamın gelini gelmişti ben de yanına gittim. Sonra Enes aradı, karnı acıkmıştı. Ben telefonu yanıma almıyorum. Çocuklar meskende oyun oynuyordu. Narin patates kızartması istedi. Öğlen yemeğinde ona kızartma yaptım. Sonra Muhammet ile Narin tartıştı, daima tartışıyorlardı. Narin’in telefonu hiç olmadı. O yüzden benim telefonumu kullanıyordu. Hüseyin Güran’ın eşi bir gece evvel Narin’i Kuran kursuna çağırdı. Ben, ‘Gitme, amcan hasta’ dedim lakin o gitmek istedi Yemin ederim, gözüm kör olsun.
Kuran kursuna gittikten sonra bir daha hiç görmedim Ben çok yorgundum. Enes de gece yarısı gelmişti. Enes ve Muhammet yatıyordu. Ben bir bardak su içtim ve yattım. Sonra İkram konuta gelmiş, kıyafetleri bırakmış. Ben de ‘Enes’le beni neden uyandırmadınız’ dedim. O da “Geldi ve gitti” dedi. Sonra Enes’in telefonu iki defa çaldı Arkadaşım aradı dedi konuşmaya çıktı. Armağan iki kez geldi bir seferinde ben uyuyordum. İkinci kere geldiğinde uyanmıştım. Enes dışarı çıktı. Ben de Armağan ile konuştum. Armağan çıktıktan sonra Salim’i gördüm lakin hiç konuşmadım. Enes geldi bana yardım etti.
‘HERKES PALAVRA SÖYLÜYOR’
Hakim: TV’ye verdiğiniz röportajda ‘Kim öldürdüyse getirsin mezarı olsun’ demiştiniz.
Yüksel Güran: Ben o denli bir şey söylemedim. Herkes palavra söylüyor.
Enes penceresini kapattı. Ben muhtarın yanına gittim. Sonra meskene döndüm. Zira Muhammet ve Enes konuttaydı. Ben de Narin orada mı diye Hediye’ye gittim. Narin orada değilmiş. Sonra akrabalarım ‘Narin burada değil’ diye aradım. Hepsi birebir yanıtı verdi. “Açın kapıyı Narin nerede” diye caminin kapısına vurdum. O sırada köyden tanıdığım biri ‘Narin aşağıdaydı’ dedi. Herkes beni “Yüksel korkma buradadır” diye teselli etti. Bütün köy Narin’i aramaya çıktık. Sonra kim jandarmayı aradı bilmiyorum. Sonra bütün dünya Tavsantepe’ye akın etti.
Yüksel Güran: Hayır ben çocuğumu nasıl öldürebilirim?
Hakim: Salim yahut Enes öldürmüş olabilir mi?
Yüksel Güran: Hayır.
Hakim: Nevzat olabilir mi?
Yüksel Güran: Her şey ortada.
Hakim: Nevzat, ‘Ben öldürdüm’ demedi ki. Bayanlar hengamesinden haberin var mı?
Yüksel Güran: Hayır.
Hakim: Jandarmada ‘Anne Enes’i kurtarmak için palavra söylüyor olabilir’ diye tutanak var.
Yüksel Güran: Ben bu kumandan gelecek, bana söyleyecek diye merak ediyordum. Kumandan “Bütün fotoğraflar var mafya gelecek Enes’i öldürecekler” dedi. Ben de korktuğum için ‘Allah’ım çocuklarımı, Enes’i koru’ dedim.
Hakim: Hangi kumandan?
Yüksel Güran: Hülya kumandan. O sırada Enes elleri kelepçeli gidiyordu ben de Enes’e sarılayım diyordum.
Hakim: Erkek çocuk değerli o yüzden koruyor olabilir misin? Hatta Enes öldürmüş olsa korur musunuz?
Yüksel Güran: Hayır asla müdafaam. Narin için hepimiz ölüyorduk.
Hakim: HTS tahlil raporu var senin ve Enes’in telefonu meskende 15:20’de Salim meskene giriyor.
Yüksel Güran: Katiyetle hayır.
Hakim: Nevzat da konuta girdiğini söylüyor. O baz, senin, Enes’in ve Salim’in meskende olduğunu söylüyor.
Yüksel Güran: Yemin ederim meskende değildiler.
Hakim: 15:30 sen evdesin ve ayaktasın.
Yüksel Güran: O saatte evdeydim.
Hakim: O vakit onları nasıl görmezsin?
Yüksel Güran: Onlar konutta değildi. Meskenin dışına geldilerse görmedim, duymadım. Otomobil sesi duymadım.
‘SALİM İLE KATİYEN BAĞLANTIM YOK’
Hakim: Salim ile ait var mı?
Yüksel Güran: Katiyetle, yeminle yoktur.
Hakim: Sen ahıra girdiğinde oğlunu diğer bir kızla gördün mü? Öteki biriyle ilgisini gördün mü yahut bir köpekle?
Yüksel Güran: Katiyen hayır, görmedim.
Hakim: Salim ile hasımlık var mı?
Yüksel Güran: Hayır.
Hakim: Nevzat neden o denli konuşuyor?
Yüksel Güran: İftira atıyor. Allah’tan korkmuyor. Salim tavuk mu öldürüyor güya de iki dakika da öldürsün.
Hakim: Ben de onu merak ediyorum.
‘NAMUSUMA LEKE SÜRDÜLER’
Yüksel Güran: Namusuma leke sürdüler. Ben 22 yıllık evliyim, beş çocuğum var. 22 yıldır kocam bana tokat atmadı, gül üzere baktı. Narin’ime gelinlik giydiremedim, kefen giydirdiler. Salim ile bağım olsa beni öldürün, namusuma leke sürmeyin. (Nevzat Bahtiyar’a dönerek “Yalan söylüyor” dedi. Akabinde kürsüyü yumruklayarak “yalan söylüyor bu” dedi.)
Hakim: Mescide kaç üzere gittiniz?
Yüksel Güran: Akşam ezanı okunuyordu.
(Bu esnada baba Arif Güran ağlayarak salondan çıktı.)
Diyarbakır Barosu avukatı: Nevzat Bahtiyar ile karşılaştınız mı?
Yüksel Güran: Etrafta arıyordum, Nevzat’ın konutunun önünüzden de geçmiş olabilirim.
Diyarbakır Barosu avukatı: Kızımın mezarı olsun dediniz mi?
Yüksel Güran: Katiyetle hayır.
Diyarbakır Eski Baro Başkanı Nahit Eren: Sizin avukatlarınız dışında herkes Narin için burada bana nazaran Narin’i ailesi öldürdü herkes Narin için bir şeyler yapmak istedi.
Yüksel Güran: Benim kızımı öldürdüler.
Diyarbakır Eski Baro Başkanı Nahit Eren: Ben senin vicdanına sesleniyorum. Ben Narin’in otopsisine girdikten sonra meskendeki çocuklar için konuttaki bütün Narinler için buradayız. Türkiye’de hiçbir çocuk bu kadar sahiplenilmedi. Daha evvel yapamadık. Artık burada müşteki olarak bulunmalıydın. Anne söyler baba söyler köylü söyler, biz bunu savcılıkta çözeriz. Sana gelmişler eşarp sende. mor eşarp ile gelmiş demişsin. O eşarp nerde?
Yüksel Güran: O eşarp bende mor eşarp. Benzediğini söyledim.
Diyarbakır Barosu avukatı: Nerede buldun?
Yüksel Güran: Konuttaydı.
Diyarbakır Eski Baro Başkanı Nahit Eren: Muhammet ve Enes birlikte mi konuta geldi?
Yüksel Güran: Hayır, Muhammet yanında değildi.
Diyarbakır Eski Baro Başkanı Nahit Eren: Son defa vicdanına sesleniyorum.
Yüksel Güran: Yemin olsun, iki kere geldi.
Diyarbakır Eski Baro Başkanı Nahit Eren: Yemin etmene gerek yok. Saat 15:00’ten evvel İkram nerede olduğunu söyledi mi?
Yüksel Güran: Hayır, söylemedi.
Diyarbakır Eski Baro Başkanı Nahit Eren: Şu kan sıkıntısı ne, hindi kanı
Yüksel Güran: Bir gece evvel olmuş. Sabah baktım hindimin başı yok. Gece dışarda kalmış. Ben de millete bunu anlattım.
Diyarbakır Eski Baro Başkanı Nahit Eren: O kan, insan kanı ve kime ilişkin olduğu tespit edilemedi. Merdivenlerdeki kan insan kanı. Senin bacıların içinde Narin’i en çok kim seviyor?
Yüksel Güran: Herkes seviyor.
Diyarbakır Eski Baro Başkanı Nahit Eren: Yasemin çok seviyor olabilir mi?
Yüksel Güran: Herkes seviyor.
Aile Bakanlığı avukatı: Sana saat 18’de Narin’i gördüğünü söylemişler lakin o saatte Narin çoktan dere kenarına bırakılmış. Nasıl olur?
Yüksel Güran: Bana herkes o denli söyledi 17’de, 18’de gördüklerini söylediler. Sonra Hülya kumandan geldi “Yüksel bak üç saat tutmuyor” dedi. Ben de bir sürü bayanla Narin’e saat 7’de gidiyor diyor Maşallah o denli söylüyor. Sonra dediler ahırda olmuş. Daima üstümüze atıyorlar Bu olay ahırda olmuş sonra bu adam çıkıyor konutun içinde olmuş diyor iftira atıyor. Sonra dediler ki bu şahitleri muhtar tutmuş. Ne atıyorlarsa benim ve çocuğumun üstüne atıyorlar.
Aile Bakanlığı avukatı: Siz eşinize ne vakit haber verdiniz?
Yüksel Güran: Ben aramadım yoldadır diye. Herkes zati beni teselli etmeye çalışıyordu.
Aile Bakanlığı avukatı: Nevzat neden öldürsün?
‘BU ADAM DELİRMİŞ, KIZIMI ÖLDÜRMÜŞ’
Yüksel Güran: Bir orta Narin geldi elinde 20 lira vardı. Ben ‘Kim verdi’ dedim. ‘Nevzat abi verdi’ dedi. Sonra aklıma geldi. Bu adam delirmiş, kızımı öldürmüş. Bu erdemsiz konutumuza gelmedi.
Salim Güran’ın avukatı: Narin, Salim’in otomobiline ne vakit bindi?
Yüksel Güran: 14 Temmuz’da bindi.
Salim Güran’ın avukatı: Nevzat sizin meskeninize hiç gelir miydi?
Yüksel Güran: Hiç görmedim. Meskenin etrafında olurdu.
Hakim: Önemli bir hasımlık yok, taraflar ortasında hasımlık yok, uygunluk yaptık su verdik diyorsun. Nevzat üç ilgisi vardı da o yüzden mi öldürdü? Nevzat’ın biriyle münasebeti var mıydı, o denli bir şey sordunuz mu? O sizi suçluyor.
Yüksel Güran: Hayır, duymadım. Hiç Allah’tan korkmuyor o.
Hakim: Nevzat diyor ki, ‘Eğer ben öldürsem beni modül kesim ederler’. Sen de Nevzat’ı kesim parça edeceğini söylüyorsun. Narin’i öldüren adam her şeyi planlayan adam. Neden kaçmadı sizin modül kesim edeceğinizi bilmiyor mu?
Yüksel Güran: Biz modül kesim etmiyoruz size teslim ediyoruz.
