Alman Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği (DIHK) tarafından yapılan Alman iktisadına ait büyüme kestirimleri güncellemesinde, bu yıl için Almanya’nın Gayri Safi Yurtiçi Hasılasına (GSYH) ait büyüme beklentisi yüzde 0’dan eksi 0,2’ye indirildi. Birlik, Alman iktisadının gelecek yıl da büyümeyeceğini öngördü.
Açıklamada, Almanya’da tüm bölümlerden yaklaşık 25 bin şirketle yapılan ankette, şirketlerin yüzde 31’nin mevcut iş durumlarının daha da berbata gitmesini beklediği aktarıldı.
Bir evvelki ankette bu oran yüzde 26 olarak kayıtlara geçmişti.
DIHK’ya nazaran, ülkede şirket yatırımları hala Kovid-19 öncesi düzeylerin çok altında. Şirketlerin üçte biri yatırımlarını azaltmak isterken endüstride bu sayı yüzde 40’a kadar çıkıyor.
Wansleben: Kalıcı bir yapısal krizle de karşı karşıyayız
Alman Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği (DIHK) Genel Müdürü Martin Wansleben, konuya ait değerlendirmesinde, “Almanya’da yalnızca ekonomik bir krizle değil, tıpkı vakitte kalıcı bir yapısal krizle de karşı karşıyayız” tabirlerini kullandı.
Almanya’da “çok az yatırım, çok fazla bürokrasi ve çok yüksek maliyet” olduğunu anlatan Wansleben, “Alman iktisadı sıkışmış durumda. Avrupa’da ve milletlerarası alanda geride kalıyor” dedi.
Wansleben, Alman şirketlerin işlerin daha da berbata gidebileceği telaşı taşıdıklarını aktararak, gelecek yıl için de yalnızca sıfır büyüme beklediklerini lisana getirdi. Martin Wansleben, “2025 yılına ait sayılarımız optimist olmamıza müsaade vermiyor. Tersine, birtakım yerlerde şirketlerden gelen geri bildirimler işlerin daha da berbata gidebileceğine dair tasaları artırıyor. Bu, gayrisafi yurtiçi hasılada gerçek büyümenin olmadığı üst üste üçüncü yıl olacak” dedi.
Yaz başındaki zayıf beklentilerin artık “iş dünyasının gerçekliği haline geldiğini” bildiren Wansleben, şunları kaydetti:
“Ekonomide bir toparlanma umudu ya da orta ve uzun vadede güç fiyatlarının düşmesi yahut gelirlerin artması üzere bir iktisat siyaseti atılımı bu beklentileri aydınlatmıyor. Almanya’nın Avrupa için ekonomik bir yük haline gelmesinden ve artık ekonomik itici güç rolünü yerine getirememesinden büyük telaş duyuyoruz. Gerçek bir yapısal kriz yaşıyoruz. Yüksek güç ve işçi maliyetleri, çok bürokrasi ve vergi yükünün yanı sıra jeopolitik belirsizlikler ve yurtiçi ve yurtdışından gelen talepte bir çöküş kelam konusu.”
2023’te yüzde 0,3 küçülen iktisat, 2002 ve 2003’te sadece iki yıl arka arda küçülmüştü.
Alman iktisadı tekrar resesyona girme riskiyle karşı karşıya
Almanya, 10 yıllık ekonomik büyümenin akabinde salgının birinci yılı olan 2020’de, 2009’dan beri birinci defa resesyon yaşamıştı.
Ifo, 5 Eylül’de, ülkenin 2024 ve gelecek yıla ait büyüme iddiasını, zayıf yatırım ve sipariş durumu nedeniyle yüzde 0,4’ten sıfıra düşürmüştü.
Uluslararası Para Fonu (IMF) da 22 Ekim’de Almanya’nın bu yıl için büyüme beklentisini yüzde 0,2’den sıfıra indirmişti.
Alman iktisadı geçen yıl da alışılmışın dışında yüksek seviyedeki enflasyonun satın alma gücünü etkilemesi, yüksek güç fiyatları, düşen yatırımlar, zayıf dış talep ve faiz oranlarının yüksekliği üzere nedenlerle bir evvelki yıla nazaran yüzde 0,3 daralmıştı.
Ülke G7 ülkeleri içinde küçülen tek ülke olmuştu. Almanya, bu yıl da küçülürse, 2023’te olduğu üzere G7 ekonomileri ortasında daralan tek ülke olacak.
Alman hükümeti “Büyüme Girişimi-Almanya için Yeni Ekonomik Dinamikler” ismi verilen bir büyüme paketi ile ekonomiyi canlandırmayı hedefliyor.
Paket, rekabetçiliğin güçlendirilmesi, bürokrasinin azaltılması, daha uygun çalışma teşvikleri, güçlü bir iktisat için aktif bir finans merkezi ve yarının iktisadı için verimli güç piyasası üzere beş alanda 49 tedbir içeriyor.
Ülkenin üçüncü çeyreğe ait GSYH dataları 30 Ekim’de açıklanacak.
