İYİ Parti Küme Başkanvekili Turhan Çömez, TUSAŞ’taki terör akınındaki ihmallere dikkat çekerek; “Bu kadar değerli kurumun güvenliği neden sağlanamadı? Teröristler, taksinin sürücüsünü taksinin bagajına koydu, kimsenin haberi yok. Teröristler, jandarma noktasına geldiğinde hiçbir kimlik denetimi yapılmamış. Uzun namlulu silahlar taksinin içindeyken jandarma noktasından nasıl geçtiler? Biraz ileride merkezi giriş var ve orada bir plaka tanıma sistemi var. Bu aracın kaçırıldığı muhakkak, nasıl oldu da plaka tanıma sisteminden geçti” dedi.
“TERÖRİSTLER MÜHİMMATLARIYLA ANKARA’DA NASIL UZUNLUK GÖSTERDİ?”
Çömez, şunları kaydetti:
-Söz konusu teröristler Ankara’ya ne vakit ve nasıl geldiler? Sırtlarındaki mühimmat çantalarıyla ve uzun namlulu silahlarla Ankara’da nasıl uzunluk gösterdiler?
“ESKİ İÇİŞLERİ BAKANI AYAKKABI NUMARALARINDAN BAHSEDİYORDU”
-Eski İçişleri Bakanı ayakkabı numaralarından bahsediyordu. Soruyorum kendisine, bu teröristlerin ayakkabı numaraları kaçtı? Teröristler burada cirit atarken MİT Lideri Sayın Kalın, AKP Genel Merkezi’nde siyasetçilere brifing veriyordu. Bu kadar vahim bir olay yaşanırken haberin yok muydu?
-Devletin en üst kurumlarından bir adedinin başındaki Sayın Kalın, bir siyasi partiye giderek FETÖ’yle ilgili brifing veriyor. Son derece vahim, bir devlet kurumunda asla olmaması gereken bir tablodur bu. Şayet devlet kurumlarından bir bilgi verilecekse bunun yeri Meclis’tir ve bütün partilerdir.
“TERÖRİSTLER JANDARMA NOKTASINA GELDİĞİNDE HİÇBİR KİMLİK DENETİMİ YAPILMAMIŞ”
NATO üyesi ülkelerde savunma sanayi tesislerini geziyoruz. Bir NATOPA üyesi milletvekili olarak bu kuruluşlara girerken inanılmaz güvenlik tedbirleri altında girdik. Diplomatik pasaportlarımız verildi, teker teker ayrıyeten kimlikler çıkartıldı, taramalar yapıldı ve birkaç kademe güvenlik tedbirinden sonra buralara girebildik. Bu kadar değerli kurumun güvenliği neden sağlanamadı? Teröristler, taksinin sürücüsünü taksinin bagajına koydu, kimsenin haberi yok. Teröristler, jandarma noktasına geldiğinde hiçbir kimlik denetimi yapılmamış.
“UZUN NAMLULU SİLAHLARLA NASIL JANDARMA NOKTASINDAN GEÇTİLER?”
– Uzun namlulu silahlar taksinin içindeyken jandarma noktasından nasıl geçtiler? Biraz ileride merkezi giriş var ve orada bir plaka tanıma sistemi var. Bu aracın kaçırıldığı muhakkak, nasıl oldu da plaka tanıma sisteminden geçti?
“ÖNCE MİLLETVEKİLLERİNİN CESEDİNİ ÇİĞNEMENİZ LAZIM”
Cumhurbaşkanı bu hücum yapıldığında BRICS tepesindeydi. TUSAŞ’ın değerli yetkilileri İstanbul’daydı. Birkaç gün öncesinde de Meclis çatısı altından bir davet yapılmıştı teröristbaşına. Davette ‘teröristbaşı’ deniyor, ‘gel Meclis’e, konuş’ deniyor. Bunun gerisinde son derece sinsi, kirli bir plan var.
-Türkiye Cumhuriyeti’nde, bütün dünyada o teröristbaşını, bu ülkenin istikbaline kasteden o lanet caniyi millet iradesinin tecelli ettiği bu çatının, Atatürk’ün armağan ettiği bu kürsünün altında, Kurtuluş Savaşı’nı yönetmiş bu Gazi Meclis’in çatısının altında konuşturmaya hiçkimsenin -yerli ve dışarıdaki işbirlikçileri- gücü yetmeyecek. Kim hangi planı yaparsa yapsın İYİ Parti bu Meclis’te olduğu sürece şayet siz bunu yapmak istiyorsunuz evvel bu milletvekillerinin cesedini çiğnemeniz lazım. Ne kudretiniz, ne yüreğiniz kâfi.
-Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hukuksal ve siyasi gücü yok, İmralı canisinin hukuksal ve siyasi gücü var o denli mi, bunu şiddetle reddediyoruz. Terörle müzakere yapılmaz, konuşulmaz. Terörist bir milletin iradesinin tecelli ettiği bir çatının altına çağırılmaz. AKP rejiminin 22 yıldır ne yaptığının hesabını vermesi lazım. Bu ülkede bir terör sorunu varsa neden bunun önüne geçemedin? Niçin kurutamadın bu lanet yapıyı?
“BİZİM CESEDİMİZİ ÇİĞNEMEDEN HİÇ KİMSE O KATİLİ BURADA KONUŞTURMAYACAK”
-Geçen seçimlerde mektubundan medet umuyordun, artık Meclis kürsüsüne gelip konuşmasından medet umuyorsun. O pazarlık masasına oturduğunuz vakit karşınıza öteki şeyler gelecek. Suriye’nin kuzeyinde kurulmak istenen, kökeni PKK’ya dayanan PYD/YPG terör devletinin temellerini atmak istiyorlar. Erdoğan koltuğu uğruna birileriyle pazarlık yapmak istiyorsa buyursun yapsın, bizim cesedimizi çiğnemeden hiç kimse o katili burada konuşturamayacak.”
