CHP Genel Başkanı Özgür Özel, altı günde altı ile yapacağı Doğu ve Güneydoğu Anadolu ziyareti kapsamında, dün akşam Diyarbakır’a geldi. Özel, Diyarbakır temasları kapsamında bugün Gazi Caddesi’nde esnaf ziyareti yaptı.
Özel, ziyaret sırasında Sur ilçesi Melikahmet Mahallesi Muhtarı Ali Kızgın’ı dinledi. Kızgın, Özel’e mahallesindeki 524 yurttaşın yer aldığı “fakir listesi”ni göstererek şunları söyledi:
-Senin gelişin bizim için moral oldu. Fakat benim sana soracağım bir sorum var. Selahattin Bey’in yanına gittiniz. Liderimizin yanına gittiniz. Durumu nasıldı, morali nasıldı onu öğrenmek istiyorum bir muhtar olarak. Ayrıyeten bizim meselelerimiz var. Şu an mevcut hükümet olmayabilirsiniz ancak en büyük muhalefetimizsiniz. Ayağa bastığı ve tartı koyduğu bir muhalefet başkanımızsınız.
-Tabii ki tebrik ediyorum sizi. Bilhassa bizim en çok çektiğimiz bahis biliyorsunuz ki iktisat. 524 kişinin bir muhtara müracaat ettiği bir durum. Fakirlik listesi. Hakikaten bu süreç bu türlü devam ederse bayağı bir problem içine gireceğiz.
-İçimde daha çok şey var söylemek için lakin utanarak söylemiyorum. Bu bahisle ilgili dikkat etmemiz gerekiyor. CHP lideri olarak bize yardımcı olmanızı istiyorum. Biz muhtarlar olarak seçilmiş insanlarız. Şu an aldığımız taban fiyat bir maaş alıyoruz. Emin ol, Allah’tan benim cep telefonum, yemeğim ve mazotuma yetmeyecek biçimde. Yan gelirim de yok. Ben kendimi örnek olarak gösteriyorum. Fakat bütün muhtarlar bu halde. Onu da sizin inisiyatifinize bırakıyorum.
Özel ise şunları söyledi:
-Selahattin Bey’in yanına gittim. Hem onu hem Selçuk Mızraklı’yı ziyaret ettim. Selahattin Bey üç devir evvel buranın milletvekiliydi. Sonra İstanbul.
-Selçuk Bey de buranın milletvekiliydi sonra büyükşehir belediye lideriyken onu almışlardı. Onlara uğradık geldik. İkisi de çok yeterli. Buralara geleceğimi biliyor.
-Soranlara selam ilettiler. Ben kendisine dediğim formuyla söyleyeyim: Güya sekiz yıldır orada değil de dün girmiş ve yarın çıkacakmış üzere gördüm. Hem sıhhati yerinde hem daima okuyor, çalışıyor, araştırıyor, öğreniyor.
-Hatta bana şöyle bir şey söyledi: ‘Burada daima çalışıyorum’ dedi. Günde 10-12 saat. Hem kitap okuyor, yazıyor, gündemi takip ediyor. Ayrıyeten saz biliyordu öteki enstrümanlar çalmayı da öğrenmiş, çalışmış. ‘O kadar çok çalıştım ki mahpus yatmadım, yatarım dolmadı ondan çıkamıyorum herhalde’ dedi. Çok selamlarını iletti.”
Bir vatandaşın “İşsizlik ile ilgili projeleriniz var mı” sorusuna karşılık veren Özel, “Projemiz var olağan. Projeyi uygulamak için iki tane şey lazım. Birincisi ya burada belediyen olacak büyükşehirin olacak. Orada da imkanlar dar zira. Kayyımdan gelen belediyelere diyorlar ki ‘Moğol istilasından gelmiş üzere her şeyi satmışlar.’ Belediye maaş bile ödeyemez hale gelmiş. Ya belediyen olacak öbür kentlerde olduğu üzere ya da temel olarak işsizliğe bir deva bulacaksın iktidar olacaksın” dedi.
Vatandaşın bölgenin turizm potansiyeliyle ilgili konuşurken “Toledo projesini ben verdim. Maalesef alınamadı, yapılamadı” demesi üzerine Özel’in Gelecek Partili dediği genç, Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu’nu kastederek “Türkiye’de başbakanlık yapmış çok deneyimli bir siyasetçi. Kendisini şahsen de tanırım, tanışırız, görüşürüz. Bu siyasetin duayenlerinden biri bence. Bunun açık açık hakkını tespit etmek lazım” dedi. Özel de “Sur yıkılırken Sur’dan Toledo yapacağız dediler ona hatırlattı” dedi. Genç de “İspanya’nın sokaklarına benzetmek hedefli bir şey söyledi. Orada farklı bir şey var” dedi. Gencin “Hayatım boyunca hiçbir siyasi partiye de üye olmadım. Bunun altını çizmek isterim” sözleri üzerine Özel, “Biz bekleriz inşallah” dedi.
“KÜRTLERİN SORUNU OLUP OLMADIĞINA KÜRTLER KARAR VERİR”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin ‘Öcalan’ davetine ait olarak, “Bugün Cumhur İttifakı’nın Kürtlerin sıkıntılarını görmediği, gündeme almadığı, ivedilikle bir şeyler yaptığı süreç son derece riskler, tehlikeler barındırmaktadır.” değerlendirmesini yaptı.
Güneydoğu ve Doğu Anadolu programına başlayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i Diyarbakır Havaalanı’nda partililer karşıladı. Karşılama sırasında parti otobüsünden Kürtçe müziklerin çalınması dikkat çekti.
Özel, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a Edirne Cezaevi’nde yaptığı ziyarete değindi ve Demirtaş’ın yaptığı davet metninin her sözüne katıldığını söyledi. Özel, “Altını imzalıyorum” dedi.
Özel’in konuşmasından başlıklar şöyle:
“İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması devleti bayanların gerisinden çekmiştir. Bu kadar bayan cinayetinin artmasının nedeni iradenin ortaya konuluş biçimdeki aksaklıktır.
NARİN İDDİANAMESİ
-Cinayetin kimin işlediği iddianamede yok. Bu cinayetin işlenme sebebi, 8 yaşındaki sabi neden katledildi bu yok. Yasama, yürütme, yargı topluma bilmediğimiz hiçbir şeyi söylememeye devam ediyor.
-Tayyip Bey seçimden önce verdiği sözleri tutmuyor.
BAHÇELİ’NİN ÖCALAN ÇAĞRISI
-Buraya gelmeden 24 saat evvel Bahçeli’nin açıklamalarıyla kıymetli bir eşikteyiz. Herkes neyin ne olduğunu anlamaya çalışıyor. Biz probleme şuradan bakıyoruz: Bahçeli’nin kelamı yalnızca bir kişinin özgürlüğü, bir şahsa af, ona verilecek kürsü, oradan söylenecek bir kelam, lağvolacak bir örgüt…
-CHP barışa giden bu sürecin tamamlanması için, terör örgütünün ortadan kalması için atılacak her adımı önemsiyor ve mahzur olmayacak, kimin kelamı varsa da söylesin.
Şu kelam söylenmesin, Türkiye’de Kürt sorunu yoktur, bir sorun vardır onu da birisi konuşunca bitecektir. Bu türlü Türkiye’deki Kürtlerin meselesini yok sayıyorsunuz
-Kürt sorunu olup olmadığına Kürtler karar verir, devlet karar veremez. Büyük devlet karar vermiş, küçük Devlet de dün ilan etmiş üzere duruyor. Onların demesiyle Kürt sorunu bitmez, tersine onlar bu türlü söyledikçe derinleşir.
-Kürtlerin sıkıntıları Kürtler sorun kalmadı diyene kadar vardır ve çözülmesi gerekir.
-Terörün varlığı tüm Türkiye’nin problemidir lakin Kürtlerin meseleleri da yalnızca Kürtlerin değil tüm Türkiye’nin sıkıntısıdır. Bu iki sorun eş vakitli çözülmedikten sonra sorun doğurmaya devam edeceğiz.
“DİYARBAKIR’DAKİ YETERLİ NİYETİ VE TASAYI GÖRÜYORUZ”
-Diyarbakır’daki uygun niyeti ve tasayı görüyoruz. Bir kere da süreç daha yürütülmesi, bir defa daha başarısızlık geçen sefer ne yaşattıysa çok daha fazlasını yaşatabilir. Bu sebepten ötürü çok daha dikkatli olmak durumundayız.
-Kürtlerin yaşadığı meselelerin yalnızca bir kişinin Meclis’te konuşmasıyla değil 86 milyonun temsilcilerinin parlamentoda konuşmasıyla, kurulacak masaya 86 milyonun oturmasıyla çözülecektir.
-Bugün Cumhur İttifakı’nın Kürtlerin sıkıntılarını görmediği, gündeme almadığı, çarçabuk bir şeyler yaptığı süreç son derece riskler, tehlikeler barındırmaktadır.
-Bir yandan bir sorunu çözeceğiz derken hangi sorunu çözülmeye çalışıldığı konusunda derin kuşkular vardır. Kürt sıkıntısını yok sayıp bir sorunu çözenlerin Erdoğan’ın meselesini çözmek üzere bir süreç yürüttüklerine ait telaşlar süratle bertaraf edilmeli.
